Discord’daki korkunç gerçekler ortaya çıktı, sosyal medyanın karanlık yüzü göründü: ‘Kalıcı sonuç’ için neler yapılmalı?
ABD merkezli Discord, başta oyuncular ve topluluklar için bir iletişim platformu olarak popülerleşse de, son dönemde Türkiye’de bazı yasa dışı faaliyetlerin merkezi haline geldiği iddialarıyla gündeme geldi.
Türkiye’de geniş bir kullanıcı kitlesine sahip olan Discord, 9 Ekim 2024 itibarıyla Türkiye genelinde erişim engeline tabi tutuldu. Kararın arkasındaki nedenler ve sürecin detayları ise özellikle gençler arasındaki şantaj, siber zorbalık ve suç unsuru taşıyan içeriklerin yayılması gibi sorunlarla bağlantılı.
Discord neden kapatıldı?
Ankara 1. Sulh Ceza Hakimliği‘nin kararı doğrultusunda platforma erişim, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nun (BTK) talimatıyla engellendi. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Discord üzerinde çocuklara yönelik suçların işlendiğine dair yeterli şüphenin bulunduğunu ve bu içeriklerin çıkarılmaması nedeniyle erişim engelinin devreye sokulduğunu belirtti.
Discord’da özellikle kadın cinayetleri, kendine zarar verme gibi temaların işlendiği gruplar tespit edildi. Bu gruplarda, Türkiye’de yaşanan bazı vahşet içeren olayların faillerinin övüldüğü ve gençlere yönelik şantaj içerikli tehditlerin yapıldığı da rapor edildi.
Platformlarda yer alan müstehcenlik, çocuk istismarı, terör propagandası veya şiddet içerikleri tespit edildiğinde, önce bu içeriklerin kaldırılması talep ediliyor. İçerik sorumlu olan uygulama tarafından kaldırılmadığı takdirde, mahkeme kararıyla platformun erişimi engellenebiliyor. Kanuna göre, yasadışı içeriklerin kaldırılması ya da erişimin engellenmesi platformlar için bir zorunluluk.
Bakan Tunç: Sosyal medya platformları Türkiye Cumhuriyeti yasalarına uymak zorunda
Discord’un kapatılmasının temelinde 5651 sayılı kanun yer alıyor. Bu kanun, internet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesi ve bu yayınlar yoluyla işlenen suçlarla mücadele edilmesini amaçlıyor. Adalet Bakanı Tunç, sosyal medya platformlarının Türkiye Cumhuriyeti yasalarına uymak zorunda olduğunu, aksi takdirde para cezaları, bant daraltma ve erişim engeli gibi yaptırımların uygulanacağını belirtti.
Bakan ayrıca, toplumun temel değerlerine zarar veren içeriklerin yayılmasının önlenmesi gerektiğini ve bu tür siber suçlarla mücadelede taviz verilmeyeceğini vurguladı. Özellikle çocukları ve gençleri koruma amacıyla bu tür erişim engellerinin kararlılıkla uygulanacağını ifade etti.
Yasalara uyması bekleniyor: Discord tekrar açılır mı?
Erişim engelinin ne kadar süreceği ya da Discord’un Türkiye’de tekrar ne zaman aktif hale geleceği şu an belirsiz. Platformun yasa dışı içerikleri kaldırması ve Türkiye’deki yasal düzenlemelere uyması durumunda erişimin tekrar açılabileceği yönünde görüşler bulunuyor. Ancak şu aşamada resmi bir tarih veya açıklama bulunmuyor.
Discord’un Türkiye’de kapatılmasının ardında yatan nedenler, özellikle gençleri hedef alan siber zorbalık ve suç içerikleri. Yetkililer, bu tür içeriklerle mücadele etmek için erişim engeli gibi katı yaptırımları devreye soktu. Kapatma kararı, platformun yasalarla uyumlu hale gelmesi durumunda gözden geçirilebilir, ancak şu an için belirsizlik devam ediyor. Peki, Discord’ta neler oluyor? Sosyal mecralarda denetim nasıl sağlanabilir? Konuyu Sputnik’e değerlendiren Bilişim uzmanı Deniz Unay şunları aktardı:
‘Uygulamanın adı ciddi suçlarla ilişkilendirilen en az 35 davada adı geçiyor’
‘Yaşananlar toplumun Discord’daki korkunç gerçekleri anlamasına neden oldu’
Discord’daki sorunun aslında hep var olduğunu ama göz ardı edidiğine dikkat çeken Unay, “Her zamanki gibi, başımıza ciddi bir olay gelmeden tehlikenin farkına varamadık. Zamanla, platform özellikle savunmasız çocuklar ve ergenler için tehlikeli bir oyun alanına dönüştü. Denetim eksikliğinin kaçınılmaz sonuçlarıyla şimdi yüzleşiyoruz. Olayın patlak vermesiyle birlikte, Discord’daki korkunç gerçekler sosyal medyada hızla yayılmaya başladı. Yaşananlar, toplumun platformda gizli kalmış karanlık köşeleri keşfetmesine ve buradaki tehlikelerin boyutunu anlamasına neden oldu” dedi ve ekledi:
‘Anlık müdahaleler büyük önem taşıyor ve yapay zeka destekli çözümlerle bu müdahaleler hızlandırılmalı’
“Sosyal medya platformlarına dair halen tam anlamıyla etkili bir denetim sağlayamıyoruz. Mevcut sosyal medya yasası yürürlükte olmasına rağmen, teknik altyapıdaki eksiklikler büyük bir sorun olmaya devam ediyor. Yasanın uygulanabilirliği oldukça zayıf, çünkü bir içeriği kaldırmak istediğinizde mahkeme kararı gerekiyor. Bu kararın çıkması, platforma iletilmesi ve uygulanması günler sürebiliyor, bu da yeni mağduriyetlerin ortaya çıkmasına neden oluyor. Eş zamanlı bilgi akışının ve anında paylaşımın olduğu bir dünyada, anlık müdahaleler büyük önem taşıyor ve yapay zeka destekli çözümlerle bu müdahaleler hızlandırılmalı. Buna uygun yasal düzenlemeler yapılmalı ve uygulanmalı. Ayrıca, içeriğini temiz tutmayan platformlara ağır yaptırımlar ve cezalar getirilmesi kaçınılmaz hale gelmeli”
Aileler, ebeveynler ne yapmalı?
Aileye düşen en önemli görevin sevgi ve iletişim temelinde ilerlemek olduğuna değinen Unay, “Ne yazık ki, günümüzde 90’ların ev ve aile ortamından oldukça uzaklaştık. Artık herkes kendi mobil cihazına odaklanmış, bağımsız bireyler gibi yaşıyor. Bu durum, aile içindeki bağları zayıflatıyor. Bu sağlıksız durumu aşmak zorundayız; daha fazla sevgi ve iletişimle ailemizi güçlendirmeliyiz. Başkalarının hayatlarına dair paylaşılan içeriklere gösterdiğimiz ilgiyi, ailemiz için de sergilemeliyiz. Aile bağlarımızı kuvvetlendirerek, sağlıklı bir sosyal ortam yaratabiliriz” diyerek ‘Peki, ne yapmalı?’ sorusuna şunları sıraladı:
Aile içi iletişimi artırmalıyız: Birlikte zaman geçirip hislerimizi açıkça paylaşmalıyız.
Sevgi dolu anlar yaratmalıyız: Küçük sürprizler ve samimi jestlerle birbirimize sevgi göstermeliyiz.
Teknolojiyi dengelemeliyiz: Birlikte vakit geçirirken teknolojiden uzak durup dışarıda zaman geçirmeye özen göstermeliyiz.
Farkındalık oluşturmalıyız: Çocuklarımızla internet güvenliği hakkında açıkça konuşmalı ve onların görüşlerini dinlemeliyiz.
Bağları güçlendirmeliyiz: Aile üyelerimizin hayatlarına ilgi göstermeli ve duygularına saygı duymalıyız.
‘Yasaklar ve engellemeler kalıcı bir sonuç değil, daha sıkı önlemler ve etkili yaptırımlar uygulamak gerekiyor’